Gözden kaçırmayın
Gebze Vergi Dairesi Memurları İş BıraktıTürkiye İnternet Gazeteciliği Derneği (TİGAD) Genel Başkanı Okan Geçgel, 21 Ekim Dünya Gazeteciler Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, basın sektörünün son dönemde yaşadığı ekonomik sıkıntılara dikkat çekti. Geçgel, tasarruf tedbirlerinin medya sektörünü derinden etkilediğini belirterek, “Basın, tasarruf değil destek kapsamında olmalıdır” ifadelerini kullandı.
Gazeteciliğin bir kamu görevi ve demokrasinin temel direklerinden biri olduğunu vurgulayan Geçgel, “Basın bir gider kalemi değil, halkın sesi, milletin vicdanıdır. Bu sese sahip çıkmak, demokrasinin yaşaması için zorunluluktur” dedi.
“Tasarruf politikaları basını darboğaza sürükledi”
TİGAD Genel Başkanı Geçgel, son dönemde uygulanan tasarruf politikalarının basın camiasını ciddi bir ekonomik çıkmaza soktuğunu belirtti.
“Kamuda israfın önlenmesi elbette önemlidir, ancak medya sektörünün bu kapsama alınması basını derinden sarsmıştır” diyen Geçgel, kamu kurumlarının gazete ve dergi aboneliklerini iptal etmesi, reklam ve ilan desteklerini durdurması nedeniyle, yerel basından ulusal medyaya kadar tüm medya kuruluşlarının ekonomik olarak zor durumda kaldığını söyledi.
Geçgel, “Gazeteler yayın yapamaz hale geldi, televizyonlar programlarını sürdüremiyor, radyolar sessizleşti, internet medyası ise ayakta kalmakta güçlük çekiyor. Çünkü sektörün ana gelir kaynakları birer birer ortadan kaldırıldı. Basın topluma ayna tutar; eğer bu aynayı kırarsak, toplum karanlıkta kalır. Güçlü bir devlet, eleştiriden korkmaz. Özgür basın, demokrasiyi daha sağlam kılar” dedi.
“Medya, ülkenin milli güç unsurlarından biridir”
Geçgel, medya sektörünün desteklenmesi gerektiğini vurgulayarak, “Medya bir gider değil, bir ülkenin milli güç unsurlarından biridir. Dünyanın gelişmiş ülkelerinde medya sektörü desteklenir, çünkü güçlü medya güçlü devlet demektir. Türkiye’de de basın, tasarruf değil destek kapsamına alınmalıdır” şeklinde konuştu.
Kamu kurumlarının yerel basına ve internet medyasına destek mekanizmalarını yeniden gözden geçirmesi gerektiğini belirten Geçgel, “Bugün ülkenin dört bir yanında gazeteciler büyük bir özveriyle görev yapıyor. Bu insanlara destek olmak sadece mesleki dayanışma değil, toplumsal bir sorumluluktur. Çünkü gazeteciler sustuğunda, halkın sesi kesilir” ifadelerini kullandı.
“21 Ekim bir farkındalık günü olmalı”
Okan Geçgel, 21 Ekim Dünya Gazeteciler Günü’nün bu yıl bir kutlama değil, farkındalık günü olarak görülmesi gerektiğini ifade ederek, “Gazeteciliğin yaşaması, demokrasinin yaşamasıdır. Gelin, tasarruf tedbirleriyle basını değil, israfı hedef alalım. Basına sahip çıkalım, çünkü basın bu ülkenin sesidir” dedi.




Yorumlar
Yorum Yap