Bugün Ankara Genel Merkez’den beni arayan bir yetkiliyle yaptığım telefon görüşmesi, AK Parti Gebze İlçe Başkanlığı sürecindeki aday belirleme stratejisine dair önemli kulis bilgilerini ortaya koydu.
Genel Merkez’in “çift liste” modeliyle seçimlere gidileceğini açıklamasına rağmen, İl Başkanı Şahin Talus’un 24 Kasım’da açıklayacağı belirtilen ilçe başkan adayının hâlâ netleşmemiş olması, özellikle teşkilat ve siyasi kulislerde dikkat çekici bir konu haline geldi. Muhalefete Zaman Kaybettirme Hamlesi mi? Telefon görüşmesinde edindiğim bilgilere göre, aday belirleme sürecinin uzatılması, muhalefeti hazırlıksız yakalamayı hedefleyen bilinçli bir strateji olarak değerlendiriliyor.
İlçe başkan adayının çok kısa bir süre kala açıklanması, muhalefetin saha çalışmalarına ve seçim hazırlıklarına darbe vurabilir. Aday belirlendikten sonra hızlı bir şekilde harekete geçecek bir teşkilat, rakiplerinin araziye çıkmasını ve seçmenle buluşmasını zorlaştırabilir. Bu strateji, muhalefetin dikkatini iç tartışmalara ve belirsizliklere çekmeyi, böylece AK Parti teşkilatının saha hakimiyetini artırmayı amaçlıyor. Ancak bu bekleyiş, sadece muhalefet için değil, AK Parti Gebze teşkilatının iç dinamikleri açısından da riskler barındırıyor.
Teşkilat İçinde Tepkiler Yükseliyor AK Parti’nin kurucu kadroları ve çift listeyle seçim sürecine katılımı destekleyen üyeleri, bu belirsizliğin teşkilat içinde rahatsızlık yarattığını dile getiriyor.
Uzayan süreç, partinin kurucu değerlerine ve şeffaflık ilkelerine zarar verdiği yönünde eleştirilerle karşılanıyor. Öte yandan, bu stratejinin, teşkilatın saha çalışmaları üzerindeki olumsuz etkisi de dikkat çekiyor.
Parti içindeki bu tür tepkiler, seçim sürecine giden yolda motivasyon kaybına neden olabilir.
Genel Merkez’in Desteği ve Şahin Talus’un Rolü Kocaeli İl Başkanı Şahin Talus’un aday açıklamasını geciktirerek muhalefeti hazırlıksız bırakma stratejisi izlediği iddiaları kulislerde sıkça konuşuluyor.
Ancak bu gecikme, partinin kurucuları ve emektar üyeleri tarafından farklı yorumlanıyor.
Teşkilatın sahada etkin bir şekilde çalışabilmesi ve partinin güvenilirliğinin korunabilmesi için bu tür stratejilerin parti içindeki dengeyi gözetmesi gerektiği açık.
Genel Merkez’den yapılan telefon görüşmesi, sürecin yakından takip edildiğini ve muhalefeti köşeye sıkıştıracak bu stratejinin arkasında Genel Merkez’in de desteği olduğunu gösteriyor. Ancak sürecin daha fazla uzaması, AK Parti Gebze teşkilatının iç bütünlüğüne zarar verebilir ve uzun vadede olumsuz sonuçlara yol açabilir.
Sonuç: Strateji mi, Risk mi? AK Parti Gebze teşkilatındaki aday belirsizliği, muhalefetin sahada hareket alanını daraltmayı hedefleyen bir strateji olarak yorumlanabilir.
Ancak bu stratejinin başarılı olması için teşkilatın güçlü bir şekilde organize olması ve aday açıklaması sonrasında hızla harekete geçmesi gerekecek.
Gebze’de yaşanan bu süreç, önümüzdeki günlerde hem yerel hem de genel siyasette yankı uyandırmaya devam edecek. Siyasette zamanlama kadar, bu zamanı kimin daha iyi kullandığı da büyük önem taşır.
Muhalefeti hazırlıksız yakalamak adına yapılan bu hamle, teşkilat içindeki tepkiler doğru yönetilirse partinin lehine sonuçlar doğurabilir.
Ancak aksi takdirde, sürecin partiyi zor durumda bırakması da ihtimal dahilindedir.